Cuci kimdir? Hayatı ve eserleri

kihaes 12/21/2021 1

Cuci kimdir? Hayatı ve eserleri: (1182-1227) Moğol hanı. Moğollar’ın batı seferlerinde etkin görevler almış, daha sonra yörede kurulan devletleri onun soyundan gelenler yönetmiştir. Cuci (Coçı, Cuçı) 1182’de doğdu, Şubat 1227’de öldü. Cengiz’in ilk oğludur. Annesi Börte’dir. Cengiz, Börte ile evlendikten bir süre sonra baskın yapan Merkitler, Börte’yi kaçırmışlardı. Börte, Merkitler’in önderlerinden Tokta’nın kardeşi Çileger ile evlenmek zorunda kalmıştı. Cengiz, Kereyit Toğrıl Han ve Camuka ile birlikte Börte’yi Merkitler’in elinden kurtarmıştı. Aradan uzun bir süre geçmeden de Cuci doğmuştur. Adına, Toşı diye de rastlanan Cuci, belki de Türkçe Yuşı olabilir. Cuci’nin böyle doğması, sonraları kardeşlerince de iyi karşılanmamıştır. Cengiz Kağan, 1218’de Batı seferine hareket edeceği sırada, yerine geçecek kişiyi belirlemek istemişti. Bunun, için oğullarını toplayıp, bu konuda ne düşündüğünü öncelikle Cuci’ye sordu. Ancak derhal söze karışan ikinci oğul Çağatay onun “Merkitler’den esaretten geldiğini” söyleyerek karanlık geçmişini belirtti. Cuci buna tepki gösterince, iki kardeş arasında başlayan tartışma kavgaya dönüştü. Sonunda duruma el koyan Cengiz yerine geçecek kişi olarak öteki oğlu Ögedey’i seçerek sorunu çözdü.

Cuci 1200’den sonra babasının seferlerine etkin olarak katıldı, ilk önemli askeri görevi, 1207 Tavşan yılında oldu. Cuci, Cengiz’in sağ kanat ordusu ile Baykal Gölü’nün batı kıyısındaki Ovratlar ve öteki orman boylarına karşı gönderildi. Oyratlar, önemli bir direnme göstermeksizin boyun eğdikleri gibi, Cuci yöredeki öteki boyları da denetim altına alarak daha batıya yöneldi. Bu yöredeki Kırgızlar da direnmeksizin baş eğdiler. Cuci’nin bu başarılı seferi üzerine babası onu çok övmüştür.

Cuci, Cengiz Kağan’ın, Kuzey Çin’deki Chinli- ler (Cürcetler) üzerine yaptığı seferlere de katıldı. 1211’de Şan-si, 1213’te Çih-li, Ho-nan ve Şan-si seferlerinde, öteki kardeşleri Çağatay ve Ögedey ile birlikte savaştı.

Cuci, 1216’da, batı yönünde çekilen Merkitler’in ardından gönderildi. Babası, yanına ünlü komutanlarından Söbütey’i de katmıştı. Cuci, Merkitler’i şimdiki Kazakistan’ın kuzeyinde yakalayıp kesin bir bozguna uğrattı.

Cuci, 1218’den sonra, Batı seferi sırasında, halef sorunu nedeniyle babasına ve kardeşlerine biraz kırık bulunuyordu. Özellikle, kardeşi Çağatay ile çekişmesi, sonradan oğulları ve torunları döneminde de etkisini gösterecektir.

Cuci, Türkistan seferinde de etkin bir rol oynadı. Cengiz ordusu, Otrar (Fârâb) kenti önlerine geldiğinde, burada Çağatay ve Ögedey bırakıldı, Cengiz asıl güçlerle Harezmşah ülkesinin içine doğru ilerledi. Bu arada Cuci yönetimindeki bir güç sağ kola, Sırı Derya boylarına gönderildi. Cuci, bu ordu ile, Sığnak, Ozkent, Barçınlığ-kent ve Aşnas’ı birbiri ardından ele geçirdi. Son olarak da, 1220 Nisanı’nda Cend kenti düştü. Cuci, babası kendisini çağırıncaya kadar buradaki harekâtı yürütmekle uğraştı. Bu arada Harezmşah birlikleri, zaman zaman saldırıp başarılı da oluyorlardı. Örneğin Harezm’den yürüyen bir kol, Yeni-kend’i bir süre için de olsa almış, buradaki Moğol birliğini yok etmişti. Cuci, bu türden Harezmşah saldırılarını önledi.

Cengiz, Çağatay ile Ögedey’i, asıl Harezm yöresinin cn önemli kenti, Gürgenç üzerine göndermişti. Cuci’yi de arkalarından oraya gönderdi. Gün- genç’i kuşatan birlikler, en büyük oğul olduğundan onun komutasında idi. Bu arada, henüz Cuci’nin yurdu sorunu kesinlikle çözülmemişse de, Harezm’in ona verileceği anlaşılıyordu. Bu nedenledir ki, Cuci, ilerde kendisinin olacak bu kentin yakılıp yıkılmasını istemiyordu. Uzaktan hafif bir kuşatma ile yetinip kentin teslim olmasını istedi. Onun bu yumuşak davranışı, öteki kardeşler Çağatay ile Ögedey’in tepkisine yol açtı. Çağatay, ağabeyini savaşı uzatmakla suçladı. Cengiz kardeşler arasındaki çekişmeyi haber alınca, Ögedey’i komutan y’aptı. Gürgenç üzerindeki baskı artırıldı ve şehir büyük yıkıma uğrayarak düştü (Nisan 1221). Bentleri bozulan Amu derya suları, yıkılmış kenti büsbütün yok etti.

Cengiz Kağan, daha hayatta iken, ülkesinin bazı parçalarını oğullarına vermişti. Gelenek, en büyük oğula, baba yurdunun en uzak yerlerini vermeyi gerektiriyordu. En küçük oğul ise, baba ocağında kalacaktı. Bu nedenle Cuci’ye İrtiş ırmağının batısında kalan ve “Moğol atlarının gittikleri vere kadar” diye tanımlanan tüm bozkır verildi.

Cuci, Gürgenç’in ele geçmesinden sonra, öteki kardeşleri babalarının yanına dönerken, Harezm’de kaldı. Buralarını kendi topraklan sayıyordu. Bu arada atlarının yemini karşılamak üzere tüm Harezm yöresini de kendisi topraklarına katmıştı. Cuci, böylece 1222’den sonra hep kendi topraklarında kaldı. Ülkeyi yeniden bayındırlaşma hareketine girişti. Öyle ki, Gürgenç’in yanında, yepyeni bir kent ortaya çıktı; Urgenç adını alan bu kent, kısa sürede önemli bir ticaret merkezi durumuna geldi.

Cuci, babasının öteki savaşlarına katılmadı. Ancak dönüşü sırasında, kendisinden istenen yaban eşeklerini getirdi. 1222 sonbaharında Kulan-başı ovasında babası ile buluştu. Ona armağan olarak 20.000 kır at verdi. Yaz mevsimini sürekli av yaparak geçirdiler. Babası daha sonra, öteki kardeşleri ile birlikte doğuya hareket etti. Cuci’nin topraklan Batı Sibirya, Kıpçak arazisi ve Harezm’i içine alarak, Karadeniz kıyılarına kadar uzanıyordu. Karargâhı, uzun süre İrtiş Irmağı boylarında kaldı. Cuci 1225 sonlarındaki Tangut seferine katılmadı. Bu sırada baba ile oğulun arasının açıldığı sanılıyor. Cuci’nin kendi topraklarında ayrı bir yönetim kurması hoş karşılanmamıştı. Öteki kardeşlen de, bu sorunda babalarının yanında yer aldılar. Cengiz Kağan’ın bir ara Cuci üzerine yürümeyi düşündüğü, hatta hazırlıklar yaptığı bilinmektedir. Ancak Cuci’nin ölüm haberi gelince, durum değişti. Cuci, bir av sırasında attan düşüp omurgasını kırmış, bu da ölümüne neden olmuştu.

Cuci’nin pek çok çocuğu olmuştu. Ancak hatunlarından olanlar 18 tanedir. Yerine geçmek için, Orda ile Batu arasında bir çekişme oldu; Cengiz, Cuci ulusunun (kabileler birliği) başına Batu’yu getirdi. Doğuda Gök Orda adını alan yerler Orda’nın, batısı Ak Orda adıyla Batu’nun oldu. Ak Orda’ya, daha sonra Altın Orda (Altınordu) dendi.

Cuci, Cengiz’in oğulları arasında, etkisi bakımından en önemlilerinden birisidir. Onun bazı bakımlardan öteki kardeşlerine benzemediği de anlaşılıyor. Örneğin kentlerin kuşatılmasında fazla sertlik yanlısı olmadığı gibi, oğullarından birisinin Muhammed adını taşıması da dikkati çeker. Gerçi, savaşlarda yendikleri düşmanın adını, oğullarına vermek Moğollar’da yaygın bir gelenektir. Muhammed, bu açıdan yorumlanabilirse de, Cuci’nin bir oğlu, Berke’nin Müslüman olması anlamlıdır. Cuci, Cengiz’in oğulları arasında İslamiyet’e en çok yakınlık göstereniydi.

Cuci, babasının sağlığında, onun üstün kişiliği ve etkisi altında asıl gücünü ortaya koyamadı. Bununla birlikte önemli izler bıraktı. Onun Müslümanlar’ın, Türkler’in yoğun olduğu topraklar üzerinde kalması, Cuci ulusunun kısa zamanda hem Müslüman, hem de Türk özellikleri almasında etkili oldu.

Cuci ile öteki kardeşleri arasındaki çekişme, oğullan döneminde de sürdü. Çekişme, en açık örneğini, Batu’nun yönetiminde gerçekleştirilen Doğu Avrupa seferinde gösterdi. Çağatay’ın oğlu Borü ile Ögedey’in oğlu Güyük, açıkça Batu’ya karşı çıktılar. Bu çatışmayı Ögedey çözümledi ise de, sonradan ayrılık daba da belirginleşti.

Cuci’nin sayısı bir hayli çok olan oğulları ve torunları, Batı Asya ile Doğu Avrupa’da birçok devletin kurucusu oldular. Bu açıdan da Cengiz’in Soyu, en etkili olarak Cuci ile sürmüştür. Bunların en önemlisi Altın Orda olup, ayrıca Kırım, Kazan, Astrahan hanları ile Batı Sibirya ve Orta Asya Şeybanileri’nin ataları da Cuci’dır.

Kaynak: Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi, Cilt 28, Anadolu yayıncılık.

One Comment »