Senih Muammer Alatur kimdir? Hayatı ve eserleri: Gazeteci, İstanbul basınının malûmatı ile ve ahlâk nezâheti İle mümtaz bir siması; 1805 de Manisada doğdu, ilk tahsilini orada Şemsülirfan Mektebinde yaptı, Fransızca öğrenmek için bir ara yine oradaki Alyans İsraelit Mektebine devam etti, beş sınıflı Manisa İdadisini bitirdikten sonra yedi sınıflı İzmir İdadisine geçti; gazeteciliğe karşı ilk aşkı İzmirde talebe iken duydu, eseri cedid kâğıdı üzerine el yazısı ile «Çiçekler» adında bir gazete çıkardı.
On altı yaşında idâdiden mezun olarak İstanbul Darülfünunu Hukuk Fakültesine kaydoldu. O zaman bu fakülteye devam mecburiyeti olmadığı için, ancak imtihan verilerek sınıf geçildiği için, içindeki gazetecilik aşkı bu serbesti ile birleşince hukuk tahsilini tamamlayamadı, Türk Yurdu Kütüphanesinin temin ettiği imkân ile «Çocuk Dünyası» mecmuasını çıkardı ve hususi Fransızca dersleri vererek, ailesi varlıklı olduğu halde, kaleminin ve bu muallimliğinin kazancı ile Parise gitti; fakat ancak bir yıl kalabildi, Birinci Cihan Harbi başladığı için memleketine döndü, ihtiyat zabiti olarak 15. Kolordunun 20 d fırkası ile Galiçya cebhesine gitti Mütarekede terhis edildi, o sırada yeni kurulan Akşam Gazetesinin altı muhbir aradığım okuyarak müracaat etti ve bu gazetede otuz dört yıl sürecek olan meslek hayatına atıldı. Akşamda yıllarca hizmetten sonra sırası ile İkdam, Politika, Tan, Açık Söz, Son Telgraf, Son Saat gazetelerinde muharrirlik, yazı işleri müdürlükleri yaptı. Tevazuu, bilgisi, hüneri ahlâkı ile dâima hürmet, sevgi gören insan oldu. Üçüncü Umumî Müfettişliğin dâveti üzerine Erzuruma giderek Hür Ses’in başına ğeçti; bu gazete faaliyetini tâtil edince İstanbul’a dönerek Yeni Sabaha girdi. Yıllar geçtikçe İstanbulun basın muhiti süratle değiştiği, kendisi de son derece kaçıngan olduğu için, mesleğinin tecrübeli bir rüknü olduğu halde atılgan gençler tarafından gölgede bırakıldığı hazin bir hakikat olarak gördü. Kardeşlerinin matbuat hayatından çekilmesi için vâki ısrarlarına «Ben mürekkeb kokusundan ayrılamam» diye mukavemet etti ise de bir gün Yeni Sabahtaki vazifesine son verildiğini öğrenince derin bir yeis içinde yalnız meslekten değil İstanbul’dan da ayrılarak Ayvalığa, kardeşinin yanma gitti. Hiç şüphesiz ki bu kıymetli gazeteci horozun inciyi takdiri muamelesine mâruz kalmıştı. Ayvalıkta hastalandı; yine kardeşiyle beraber sessizce ve pek hazindir ki menzul olarak İstanbul’a dondu Kardeşi Hüsniye Danişmend Hanımefendi: İstanbul Ansiklopedisine yazdığı mektupta: «ömrünü, mesleğinin bütün mahrumiyetlerine katlanarak harcadı; onu sâdece siz aradınız» diyor. Senih Muammer Alatur, Türk basın târihinde mesleğin yüz akı olarak kalacak isimdir.
Kaynak: İstanbul Ansiklopedisi, Reşat Ekrem Koçu, Nurgök Matbaası,
İstanbul, 1959
Yorumlar kapalı.