İkinci Charles kimdir? Hayatı ve Eserleri: (1630-1685) İngiltere, İskoçya, İrlanda kralı. Cromwell’in cumhuriyetçi yönetimine son vermiştir. Mayıs 1630’da Londra’da doğdu, 6 Şubat 1685’te aynı kentte öldü. İngiltere Kralı I. Charles’ın en büyük oğludur. 9 yaşındayken Wales prensi oldu. 1642’de iç savaş başladığı için eğitimini tamamlayamadı. 1648’de, saraya ve resmi İngiliz kilisesine karşı olan Püritenler tarafından sürüldü. Sürgündeyken, Püritenler’in babasını öldürmelerine engel olmaya çalıştı. 1649’da Cromwell ülkede cumhuriyetçi bir yönetim kurunca cumhuriyete karşı olan İskoçlar 1651’de Charles’ın krallığını ilan ettiler. Cromwell’e karşı harekete geçen İskoç ordusu Eylül 1651’de ağır bir yenilgiye uğrayınca Charles ülkesinden kaçtı ve Kasım 1651 ’de Fransa’ya sığındı. Sürgünde kaldığı 9 yıl boyunca, Fransız ve Hollandalı yöneticilerin hiçbiri Charles’ı ‘desteklemedi. 1658’de Cromwell ölünce, yakın arkadaşlarından General Monek Şubat 1660’ta ordusuyla İskoçya’dan- İngiltere’ye geçerek denetimi ele geçirdi ve Charles’ı desteklemeye karar verdi. İkinci Charles da Nisan 1660’ta Breda Bildirgesi’ni yayımlayarak İngiliz halkına, genel aftan ve düşünce özgürlüğünden yana olduğunu duyurdu. Mayıs 1660’ta kurulan Kurucu Meclis tarafından kral ilan edilen Charles, Londra’ya dönerek tahta çıktı.
İkinci Charles kral olunca Kurucu Meclis’i dağıtarak yerine 8 Mayıs 1661’de yeni bir meclis topladı. 24 Ocak 1679’a kadar görev yapacak olan kral yanlısı bu meclis birçok baskıcı yasa çıkardı. 1661’de yayımlanan ve Charles’a geniş yetkiler veren bildirgelerden sonra basma, eğitime ve örgütlere ağır sınırlamalar getiren yeni bildirgeler yayımladı. Charles’ın iktisadi ve siyasi politikalarından en çok, 1662’de kurulan Anglikan Kilisesi ile büyük toprak sahibi soylular yararlandı.
İngiltere ve Hollanda, 1650’den beri
denizaşırı bölgelerde egemenlik kurmak için devamlı bir rekabet içindeydiler.
İngiltere 1644’te New Amsterdam’ı (bugünkü New
York) işgal edince iki ülke
1665’te savaşa tutuştu. Savaşı İngiltere kazandı ve 1667’de barış
antlaşması imzalandı. Daha sonra İngiltere, Hollanda ve İsveç, aralarında
Protestan Üçlü İttifakı’nı kurarak Fransa Kralı XIV. Louıs’nin İspanyol
Hollandası’na (bugünkü Belçika) karşı giriştiği saldırıları önlemeye
çalıştılar. Ancak, İngiltere’nin savaş nedeniyle mali durumu sarsıldığı için
Charles, parasal destek karşılığında, XIV. Louis ile uzlaşmayı yeğledi.
İngiltere’nin dış politikası da Fransa’nın denetimine girmiş oldu.
Charles’a göre ülke içinde çözüm
bekleyen ağır sorunların baş sorumlusu başbakan Claredon idi. Claredon 1667’de,
Avam Kamarası’ndan yana olmak ve ulusal gelirin azalmasına neden olmakla
suçlandı ve sürgüne yollandı. Başbakanın yerine, Avam Kamarası’nı yönetmek ve
din alanında kralın siyasetini uygulamakla görevli yeni bir organ kuruldu.
Kabine sisteminin çekirdeği sayılan bu organ (üye adlarının baş harflerinden
oluşan bir kısaltma ile) CABAL olarak adlandırıldı. CABAL, parlamentoyu yönetmede
başarılı olamadı ve üyeler Katoliklik yandaşları ve karşıtları olarak ikiye
bölündü. Charles da Katolikler’e ve Protestatılar’a daha fazla din özgürlüğü
tanıyan 1672 Hoşgörü Bildirgesi’ni yürürlükten kaldırdı ve yerine 1673’te
kardeşi York Dükü’ne ve onun Katolik yandaşlarına karşı önlemler getiren Test
Bildirgesi’ni yayımladı. 1670’te gizli Dover Antlaşması ile Hollanda’ya karşı
Fransa ile birleşen Charles, 1672’de Hollanda ile yeni bir savaşa girdi. Hangi
yanın yenilgisiyle sonuçlandığı belli olmayan savaş iki yıl sürdü. Halkın
Charles yönetimine karşı duyduğu hoşnutsuzluk gittikçe artıyordu. Bunun bir
nedeni ülke içindeki karışıklıkların sürüp gitmesi, bir nedeni de meşru bir
oğlu olmayan Charles’dan sonra tahta Charles’ın Katolik olan kardeşi York Dükü
James’in çıkma olasılığı idi. Bu koşullar altında, Charles, başbakanlığa daha
sonra Danby Kontu unvanını alacak olan Thomas Osborne’u getirdi. Osborne
1674-1679 arasındaki başbakanlığı döneminde İngiltere’de meşruti krallığın
temellerini atmaya çalıştı. Yönetimi denetleyemeyen Charles, başbakanın kendisinden
bağımsız hareket etmesini, gücünü parlamentodan almasını kabul etmek zorunda
kaldı. Bu dönemde parlamento, kamuoyunun sözcülüğünü üstlendi ve başta Toryler
ve Whiglcr olmak üzere birçok siyasi örgüt kuruldu.
Ancak 1678’de Titus Oates adlı bir
Anglikan rahip Katolik Kilisesi’nin Charles’ı öldürterek yerine James’i tahta geçirmek
amacıyla gizli bir plan hazırladığı savını ortaya atınca Charles parlamentoyu
dağıttı ve Mart 1679’da yeni bir parlamento kurdu. Parlamento York Dükü
James’in Charles öldükten sonra tahta çıkmasını önleyen bir kararname çıkardı.
Ayrıca 1679’da yürürlüğe koyulan habeas corpus
(bedenin senin olsun) adlı bir yasa ile kişilerin yasal olmayan tutuklamaları
önlendi ve kişi özgürlüğü güvence altına alındı.
1679’da kurulan üçüncü parlamentonun 1680’de dağıtılmasından sonra, kısa aralıklarla iki parlamento daha kuruldu. Bu arada, Charles’ın muhaliflerinden oluşan bir grup, Charles’ın ölümünden sonra yerine evlilik dışı bir ilişkiden olan oğlu Monmouth’un tahta çıkmasına çalışıyorlardı. Muhalefetin bu eylemleri ülkede yeni bir iç savaş ortamı yaratmaktaydı.
İkinci Charles, bu koşullar altında, halkın muhalefeti desteklememesinden de yararlanarak, 1681’de, parlamentoyu dağıttı ve ölümüne dek İngiltere’yi tek başına yönetti.
Kaynak: Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi, Cilt 25, Anadolu
yayıncılık.
Yorumlar kapalı.