Henri Czolbe kimdir? Hayatı ve eserleri: (1819-1873) Alman, filozof ve doğa bilgini. Felsefe sorunlarının çözümünde doğa bilimlerinin verilerinden yararlanma gereğini ileri sürdü. Danzig’de doğdu, Königsberg’de öldü. Ortaöğrenimini doğduğu ilde, yükseköğrenimini Königsberg Üniversitesi’nde gördü. Bu üniversitede önce doğa bilimi ve tıp okudu, sonra Hölderlin’in, bir ağıt roman niteliğinde olan Hyperion adlı yapıtından etkilenerek tanrıbilim ve felsefe sorunlarıyla ilgilenmeye başladı. Königsberg’de ordu hekimi olarak görevli bulunduğu 1860-1868 arasında felsefe ve tanrıbilim çalışmalarını sürdürdü. Hölderlin’in yapıtı, Czolbe üzerinde yönlendirici bir etki bırakmıştı. Ona göre bu yapıt Schelling ve Hegel’in tümtanrıcılığını şiirleştiriyor, doğa ve anlığın tümtanrıcı bir bireşimini yaratıyor; gizemcilik ve ikiciliğe karşı mutçuluğu savunuyordu. Ayrıca Lotze, Feuerbach, F. S. Strauss ve Ueberweg’in yapıtlarından da etkilenen Czolbe, doğabilim öğretileriyle de ilgilendi.
Bu dönemde yazdığı Nene
Darstellung des Sen- sualısmus (“Duyumculuk
Üstüne Yeni Açıklama”) ve Erıtstehung des Selbstbewnsstseins (“Ben Bilincinin Kaynağı”) adlı yapıtlarında, felsefi düşüncenin,
olguları açıklarken varolan dünyayı temel alması, aşkın güçler ya da özler
varsaymaması gerektiğim öne sürdü. Dünya görüşü ilkel bir gerçekçilikle,
eleştirel olmayan bir özdekçiliğin izlerini taşır. Ona göre, yalnızca deney ve
sezgiye dayalı kavramlar anlam taşır. Dışevrenden duyu organları ve sinirler
yoluyla be\rnc ulaşan içerikler, niteliksel olarak özdeştir.
Duyuların türlülüğü aynı nitelikteki nesnelerin farklı organlar üzerinde farklı
yoğunlukta etkiler yaratmasından ortaya çıkar.
Henri Czolbe, dünyanın doğal düzenini benimsemeyi ahlaksal bir
zorunluluk olarak görmüştür. Varoluşun anlamının, tüm duyan yaratıkların
özdeksel, tinsel ve uyum içindeki mutluluğunda yattığını öne sürerek, mutçu bir
öğreti kurmaya çalışmıştır.
Daha sonra olgunlaşan görüşleri, Spinozacı bir bakış açısına doğru
gelişmiştir. Bu döneminde yazdığı Die Grenzen
und der Ursprung der menschlichen Erkenntnıs (“insan Bilgisinin Sınırları ve Kaynağı”) ve Grundzüge
emer extensıonalen Erkenntnistheorie (“Dışsal Bir
Bilgi Kuramının Temel Özellikleri”) adlı yapıtlarında, duyumlar ve duyular
olarak nitelediği tinsel süreçleri ve organik olayları salt mekanik ve fiziksel
olarak açıklamaktan vazgeçmiş; evrenin tek ilkeyle açıklanamayacağını öne
sürmüştür. Özdeğe ek olarak iki bağımsız varlık türü önermiştir. Bunlar, organik
olmayana indirgenemeyen bir organik gerçeklik ve tinsel mutluluğun kaynağını
oluşturan bir “Evren Anlığı”dır. Organik gerçeklik atom topluluklarının
bütünlüğünden kaynaklanır. Evren anlığı ise atomların titreşimleriyle birleşmiş
duyumlardan oluşur. Bu üç öğenin etkileşimi doğanın düzenini kurar.
Bu görüşleriyle Yunan felsefesine yeniden dönerek, uzam ve
zamanı, dünyanın sayısız nitelikleri içindeki biricik öz olarak görmeye
başlamıştır.
Henri Czolbe
Eserleri:
- Neue Dartstellung des Sensualis- mus, 1855, (“Duyumculuk Üzerine
Yeni Açıklama”); - Erıtstehung des Selbstbewusstseines, 1856, (“Ben Bilincinin
Kaynağı”); - Die Grenzen und der Ursprııng den menschlichen Erkenntnis, 1865,(“İnsan Bilgisinin Sınırları
ve Kaynağı”); - Grunzüge emer extensiunalen Erkenntnistheorie, 1875, (“Dışsal Bir Bilgi
Kuramının Temel Özellikleri“).
Kaynak: Türk ve Dünya Ünlüleri
Ansiklopedisi, Cilt 29, Anadolu yayıncılık, 1984.
Yorumlar kapalı.