Asoka kimdir? Hayatı ve eserleri hakkında bilgi: Mauryalı Hint İmparatoru (MÖ 273-232) Asoka’ya yüzyıllarca ve bazı çevrelerde hâlâ bugün Hindistan’ın gelmiş geçmiş kral ve imparatorlarının en büyüğü gözüyle bakılmıştır. 273’ten yaklaşık 232’ye kadar Mauryalılar İmparatorluğu’nu yönetmiştir. Asoka. bugünkü Müslüman Hindistan, Pakistan ve Afganistan kadar geniş bir toprağı birleştirmeyi başarmıştı. Giderek de savaşın anlamsızlığı karşısında acı çeker hale geldi. Budizme kendini adayarak halkı arasında ulu düşünürün düşüncelerini yaymayı denedi. Ömrünün kalan otuz yılını, bu inancı yaymaya, yerel tartışmalar ve ulusal çapta konseyler düzenleyerek çalıştı.
Asoka, Budizmi devletin resmi dini ilan ederek taş ve kayalar üzerine dinsel öneriler kazıttı, Hindistan’ın çeşitli yerlerine gönderdi. Son yıllarda bunların bazıları bulunup çözülmüştür. Ayrıca hükümet etme sanatını da ihmal etmedi. Başkent Patna ve diğer şehirleri imar etti. Mimarları, dayanıklı binalar inşa etmeleri için cesaretlendirdi. Bunların çoğu, zamanımıza kadar kalmıştır.
Kaynak: Tarihi yaratan 1000 büyük adam, Milliyet
Asoka kimdir? Hayatı ve eserleri hakkında bilgi: (İÖ 3. yy) Hint kralı. Hindistan ve Seylan’da Budizm’in yayılmasının öncüsüdür. İÖ 4. yy’ın sonundan ben Hindistan’da egemen olan Maurya hanedanından Bindusara’nın oğludur. İÖ 272’de babasının yerine geçmesine kadar Taxila ve Ujain’de valilik yaptı. İÖ 272’de kral olmasına karşın ağabeyi Susima ile arasında süregelen taht kavgaları yüzünden İÖ 268, kimi kaynaklara göre İÖ 265 yılına kadar taç giyemedi.
Asoka’nın krallığı dönemindeki en önemli olaylardan biri, İÖ 260’da, Mahanadi ve Godavari ırmakları arasındaki geniş Kalinga bölgesinin ele geçirilmesidir. Bu savaş, siyasi sonuçlarından çok, Asoka’nın düşüncesinde oluşturduğu değişim açısından önemlidir. Kalinga’nın ele geçirilmesi sırasında ölen 100.000 kişi Asoka’nın şiddet, savaş ve fetih konularında düşünmesine yol açmış ve Asoka bu olaydan kısa bir süre sonra Budizm’i kabul ederek şiddetin her türlüsünü reddetmiştir.
Asoka’nın hüküm sürdüğü dönemin bundan sonraki bölümü Budizm’in yaygınlaştırılmasına adanmıştır. Halk arasında Budizm’in dharma ilkesini egemen kılmaya çalışmış, iç ve dış barışın sürekliliği için mücadele etmiştir. Asoka tarafından Hindistan’ın tüm bölgelerinde diktirilen ve Budist ilkeleri içeren yazıtlar günümüze değin gelmiştir. Bu yazıtlar, Prakrit ve Aramaik dillerinde ve Yunanca olarak hazırlanmış ve o sırada Maurya hanedanı toprakları içindeki Afganistan’a kadar yayılmıştı.
Asoka, görüşlerini tüm komşularına barışçı yoldan kabul ettirmeye çalışmış bu yüzden Suriye, Mısır, Nepal, Makedonya ve Seylan gibi ülkelere elçiler yollamış, bu ilişkiler düzenli olarak yayınladığı ve halkı Budist ilkelerle uyum içinde yaşamaya çağıran fermanlarda da yer almıştır. Asoka’nın elçi yolladığı hükümdarlardan bazıları, Selevkos hükümdarı II. Antiokhos, Mısır hükümdarı Ptolemaios, Makedonya hükümdarı Antigonos Gonatas ve Seylan Kralı Tissa’dır.
Asoka, Seylan’a oğlu (kimi kaynaklara göre kardeşi) Mihinda’yı ve kızı Samgbamitra’yı misyoner olarak yolladı. Budizm, Seylan’da da yayıldı ve giderek adanın en güçlü dini oldu. Hindistan’da Budizm içi mezhep ayrılıklarını ortadan kaldırmaya çalışan Asoka’nın, bu amaçla başkent Palaiputra’da bir dini kongre topladığı bilinmektedir.
Asoka döneminde Hindistan krallığı Afganistan’ın Hindukuş dağlarının güneyinde kalan bölümünü, Belucistan’ı, Sind ve Kaşmir bölgelerini, Aşağı Himalayalar yöresini, Pakistan ve Bangladeş’i ve güney ucu dışında tüm Hindistan yarımadasını içeriyordu. Bu büyük krallığı bir arada tutmak için Asoka, dini görüşlerine aykırı olmakla birlikte büyük bir ordu besliyordu.
Asoka’nın İÖ 232’de öldüğü sanılıyor. Tibet efsanelerine göre Taxila’da ölmüştür. Ölümünden sonra krallığı iki oğlu arasında bölüşülmüş, çok kısa bir süre içinde de Brahman dinine bağlı bir ayaklanma sonucunda yıkılmıştır.
Kaynak: Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi, 9. cilt, Anadolu yayıncılık, 1983
Yorumlar kapalı.