Salâh Birsel kimdir? Hayatı ve eserleri: Bandırma’da doğdu (1919-10 Mart 1999). Ortaöğrenimini İzmir Erkek Lisesi’nde (1937), yükseköğrenimini İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nde tamamladı (1948). Öğretmenlik, kitaplık müdürlüğü, iş müfettişliği, basımevi müdürlüğü görevlerinde bulundu. Gündüz, insan, Sanat ve Edebiyat, Seçilmiş Hikâyeler, Nokta, Yeditepe, Yenilik, Varlık, Papirüs, Türk Dili, Yazko-Edebiyat, Gösteri dergilerinde yazdı.
Salâh Birsel’in 1947’lerde çıkan ilk kitabı Dünya İşleri, Orhan Veli ve arkadaşlarının Garip yıllarındaki deneylerine uzak kalmayan bir şairden haber verir. Şairanelikten kaçınma özelliği, ince yergi eğilimleri ve o yıllarda edebiyat çevrelerinde “küçük insan” olarak tanımlanan küçük burjuvanın değişik durumlarını yalın söylenmiş dizelere yansıtma çabasından gelen bir yakınlıktır bu. Yörüngeye girmek değildir. Duygudan, lirizmden, bağlanmadan bilinçle kaçınan Birsel, usun ulaşabileceği olanakları nice ölçümlere vurarak geliştirmeye çalışır. Özellikle Hacivatın Karısı’nda sözcüklerle şaka eder gibi rahatlayınca, yergiciliği de iyice ortaya çıkar. Öfkesini dişlerinin arasına sıkıştırarak bakarken vuracağı yeri arıyor gibidir. Geçmişle hesaplaşırken de bu tavrı bırakmaz. Kendine özgüyü kişileştirme amacına çok bağlı olduğu için yaman bir simgeci, aynı zamanda sözcük üreticisidir.
Toplum işlerini (toplumsallığı değil) geçmiş dönemlerin kişi ve kavramlarını kullanarak çağrışım yoluyla vermeye çalışırken duyarlılığım gizleyemediği de olur. Haydar Haydar’da topladığı şiirlerde de görebiliriz bunu. Özellikle Yunus Emre, Ölüyoruz Siz Güzelleşin, Kumrular gibi parçalarda nükteden çok çelişkileri aramak, bir yanında birikmiş olan hüzünlerin, acıların ortaya çıkmasına yol açmıştır. Bu da, şairin yaşama, bir yerden sonra topluma ters düştüğünü gördüğü olumsuzluklar karşısında etkin mücadele olanakları bulamamasıyla tanımlanabilir.
Salâh Birsel’in şiirimize yeni bir estetik kazandırma uğraşında gösterdiği başarı tartışmaya açıktır belki, ama kendine özgü mizah öğeleriyle yarattığı şiirin yeri ve önemi yadsınamaz.
ŞİİR KİTAPLARI
- Dünya İşleri (1947),
- Hacivatın Karısı (1955),
- Ases (1960),
- Kikirikname (1961),
- Haydar Haydar (1972).
Kaynak: Çağdaş Türk Edebiyatı 3, Cumhuriyet Dönemi 1, Şükran YURDAKUL, 1994, Evrensel Basım Yayın.
Salâh Birsel kimdir? Hayatı ve eserleri hakkında bilgi: (1919) Türk şair ve deneme yazarı. Şiirlerinde ince işçiliği, düzyazılarında üslup araştırmalarıyla ün kazanmıştır. Bandırma’da doğdu. İlk ve ortaöğrenimini İzmir’de Saint Joseph Fransız Lisesi’nde yaptı. 1937 yılında İzmir Erkek Lisesi’ni bitirdikten sonra İstanbul’a giderek Hukuk Fakültesi’nde okumaya başladı. Burada iki yıl okuduktan sonra ayrıldı, girdiği Edebiyat Fakültesi Felsefe bölümünü 1948 yılında bitirdi. 1934-1949 arasında İstanbul Nişantaşı Ortaokulu’nda Fransızca öğretmenliği, 1953-1956 arasında İş Müfettişliği yaptı. 1956-1960 yıllarındaki Edebiyat Fakültesi Kütüphane Müdürlüğü’nden sonra Ankara Üniversitesi Basımevi Müdürlüğü görevini emekli olduğu 1972 yılına kadar sürdürdü. 1960-1973 arasında Türk Dil Kurumu Yayın Kolu Başkanlığinı da sürdüren Salâh Birsel “Keçi Çobanı Kuzu Çobanı” adlı denemesiyle 1970 TRT Deneme Başarı Ödülü’nü, Şiir ve Cinayet adlı kitabıyla 1976 TDK Deneme-Eleştiri- Gezi Ödülü’nü ve Paf ve Puf adlı kitabıyla da İş Bankası 1982 Deneme-Eleştiri Büyük Ödülü’nü kazandı.
Salâh Birsel edebiyata ilki 1937 yılında Gündüz dergisinde yayımlanan şiirleriyle girdi. 1940-1950 arasında Inkılapçı Gençlik, Sokak, insan, Seçilmiş Hikâyeler Dergisi gibi dergilerde şiirleri yayımlandı. Yenilikler, İnsan ve Sokak dergilerinin yayımına katıldı. Şiirleri öncelikle zekâya ve ince alaya yaslanan, eski Fransız şiirinden etkiler taşıyan yergi ağırlıklı şiirlerdir. İkinci Yeni akımının çıkmasıyla Birsel’in şiirleri belli etkilenimlere uğramışsa da, şiir dilinde uyguladığı zorlamalar, alışılmışın dışında deyişler daha çok yergi ve alaycılığı vurgulamayı amaçlar.
Şiir üzerine düşüncelerini Şiirin İlkeleri adlı bir kitapta toplamıştır.
1960 yılından sonra uzun denemelere ağırlık veren Salâh Birsel, günlük konuşma dilinin az bilinir sözcük ve deyimlerini, kendi yarattığı ilginç deyişleri ve şiirine egemen olan alaycı tavrı bol bol kullanarak ilgiyle okunan yazılar yazdı. “Salâh Bey Tarihi”adını verdiği bir dizi kitapta ise İstanbul kahvelerini, Beyoğlu ve Boğaziçi’nin sanat ve edebiyat ağırlıklı çevrelerini aynı hareketli dille anlattı.
YAPITLAR:
Şiir:
- Dünya İşleri, 1947;
- Hacivadın Karısı, 1955;
- Ases, 1960;
- Kikirikname, 1961;
- Haydar Haydar, 1972;
- Köçekçeler, 1980.
Deneme, eleştiri:
- Şiirin İlkeleri, 1952;
- Günlük, 1955;
- Sen Beni Sev, 1957;
- Kendimle Konuşmalar, 1969;
- Kuşları Örtünmek, 1972;
- Şiir ve Cinayet, 1975;
- Ah Beyoğlu, Vah Beyoğlu, 1976;
- Kahveler Kitabı, 1976;
- Kurutulmuş Felsefe Bahçesi, 1979;
- Boğaziçi Şıngır Mıngır, 1979;
- Paf ve Puf, 1981;
- Halley Kimi Kurtarır, 1981;
- Sergüzeşt-i Nono Bey ve Elmas Boğaziçi, 1982;
- Hacivad Günlüğü,
Roman:
- Dört Köşeli Üçgen,
İnceleme:
- Fransız Resminde İzlenimcilik, 1967;
- Goethe,
Kaynak: Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi, 17. cilt, Anadolu yayıncılık, 1983
Yorumlar kapalı.