Degerando, Marie Josephe kimdir? Hayatı ve eserleri: (1772-1842) Fransız filozof ve hukuk tarihçisi. Condillac’ın başlattığı duyumculuk akımını yeni bir yorumla geliştirmiştir. Şubat l 772’de Lyon’da doğdu, 9 Eylül 1842’de aynı yerde öldü. Lyon’da önce papaz okulunda öğrenim gördü, sonra kendini felsefe ve tarih çalışmalarına verdi. Bu arada tanrıbilimle de ilgilenerek Kutsal Kitap’ ı inceledi. 1794’te, Cumhuriyetçilerin yönetime el koymaları üzerine önce İsviçre’ye, sonra Napoli Krallığı’na sığındı. Birkaç yıl sonra yurduna dönüp Paris’e yerleşti. Lyon’a gitti, kendini güvenlik içinde görmeyince Almanya’ya kaçtı. Bir süre sonra gene yurduna dönerek orduda görev aldı. Bu arada Bilimler Akademisi’nin açtığı bir yarışmaya katıldı, başarı kazandı. 1799’da İçişleri Bakanlığı’nda görev aldı, 1804’te Napoleon ile İtalya’ya gitti, 1811′ de Devlet Danışmanı oldu, 1819-1822 arasında Paris Hukuk Fakültesi’nde Kamu Hukuku okuttu. Daha sonra Siyasal Bilimler Akademisi’nde görev aldı.
Degerando felsefeye Condillac’ın
yapıtlarını inceleyerek başlamıştır. Önce tarih, hukuk, yönetim ve tanrıbilim
sorunları üzerinde durdu; ahlak konularında İncelemeler yaptı, toplumsal
olaylarla ilgilendi, daha sonra bütün çalışmalarını felsefe alanında yoğunlaştırdı.
Bu çalışmalarında, genellikle, Condillac’ın uyguladığı yönteme bağlı kalarak
duyu verilerinin kaynağını, bilginin oluşumunu, dille bilgi arasındaki
bağlantıyı araştırdı.
Degerando’ya göre bilginin başlıca
kaynağı duyulardır. Duyularla sağlanan duyumlar bilincin ışığı altında yeni
bir işlemden geçerek son biçimini alır. Dışta bulunan nesneler, duyular
üzerinde birtakım etkiler yaparak izlenimleri oluşturur. Bu izlenimler, gene
duyular yoluyla, duyuma dönüşerek algı gücüne gelir. İnsanda, başlangıçta, algı
gücü, ilgi yetisi, düş gücü, yargı gücü ve bellek gibi yetiler vardır. Bunlar
insan varlığının başlıca yetileridir. Bütün düşüncelerin biçimlenme, oluşma
yeri bu yetilerdir. İnsan, kendi doğal ortamında, gereksinmelerini
karşılayabilecek yetilerle sınırlanmıştır. Bu yetilerin dışında, başka bir
başarı olanağı yoktur. Belli bir düzen ve uyum içinde çalışan bu yetiler,
birtakım benzeşmelere başvurarak, duyularla edinilen izlenimlerden, duyumlardan
yeni ürünler üretirler. İşte dilin soyut varlıkları yansıtmakta, onları belli
adlar altında toplayarak düzenlemede gösterdiği başarının kaynağı bu
benzetmelerdir.
Tinin bir başarısı olan akıl yürütmenin kaynağı da
bu duyu verilerinden sağlanan düşüncelerden Üretilen imler aracılığıyla yeni
imler bulmaktır. Akıl yürütme bir işlemdir, bu işlemde bilinen imlerden,
benzetme yoluyla, yeni imler türetilir. Tasım da düşünme yetisinin ilkel ve
önemli bir çalışma biçimidir. Düşünme işleminde töz, Özdeşlik ve birlik birer
öğe durumundadır.
Degerando için felsefe tarihi,
başlangıçtan beri, bütün sorunların gelişimini, ortaya konuş biçimlerini konu
edindiğinden önemlidir. Bu nedenle üzerinde durulması, felsefeye felsefe
tarihinden başlanması gerekir. Degerando’nun, duyumculuğun gelişmesinde olduğu
gibi, Locke’un onaya attığı düşüncelerin Fransa’da yayılmasında da etkisi
olmuştur.
Marie Josephe Degerando Eserleri:
- Consideratıon
sur diverses methodes d’observalıon des peuples souvages, 1801, (“İlkel Toplulukları Gözlemlemede Değişik
Yöntemler Üstüne Bir Görüş”); - Histoire
comparee des systcmes de philosophic relatfvemenl aux principes des
connaissances humaines, 1804, (“İnsan Bilgisinin ilkelerine Değgin Felsefe Dizgelerinin
Karşılaştırmalı Tarihi”); - Du perfectionenncment
moral et de l’education de soi-meme, 1825, (“Kendi Ben’inin Eğitimini ve Ahlakını Yetkinleştirme Üstüne”); - De la bıenfaisance publique, 1838, (“Kamusal İyilikseverlik Üstüne”).
Kaynak: Türk ve Dünya Ünlüleri
Ansiklopedisi, Cilt 31, Anadolu yayıncılık, 1984.
Yorumlar kapalı.